Yetkin 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanununa Göre Ağır Bedensel Zarar Görenin Yakınlarının Manevi Tazminat Talebi
ST124
6098 Sayılı Türk Borçlar Kanununa Göre
Ağır Bedensel Zarar Görenin Yakınlarının Manevi Tazminat Talebi
Esma KIRAÇ ADIR
2018/03 Baskı, 198 Sayfa,
ISBN 978-605-05-0272-5
Ağır bedensel zararlarda yakınların manevi tazminat talebi, TBK m. 56/II hükmünde “ağır bedensel zarar veya ölüm halinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar pa-ranın ödenmesine karar verilebilir” ifadesiyle düzenlenmiştir. Bu hü-küm 818 s. BK m. 47’deki muadilinden iki noktada ayrılmaktadır. İlk olarak kanun koyucu burada yakınların manevi tazminat talep edebil-meleri imkanını sadece ölüm haline hasretmekten vazgeçmiş, ağır be-densel zarar halinde de manevi tazminat talebini mümkün kılmıştır. İkinci olarak eBK m. 47 hükmünde kullanılan “aile” kavramı yerini “yakınlar”a bırakmıştır ki bunun anlamı, manevi tazminat talep edebi-leceklerin çevresinin genişletilmiş olduğudur.
Her ne kadar TBK m. 56/II hükmü son derece açık gözükse de, yakınların manevi tazminat talebine ilişkin cevaplanması gereken soru-ların sayısı ve bunların bir kısmının cevaplanabilmesi için girişilmesi zo-runlu olan tartışmaların derinliği, konunun en azından yüksek lisans se-viyesinde ele alınmasını haklı göstermeye yeter. Esasen 818 s. Borçlar Kanununun yürürlükte olduğu dönemde ölüm halinde ölenin ailesi le-hine hükmedilecek tazminat bir hayli tartışılmış, hatta Alman huku-kunda geçerli kuralın aksine, fakat İsviçre Federal Mahkemesinin bu husustaki tutumuna uygun olarak, sadece ölenin değil, eBK m. 49 (OR Art. 49) kapsamında olmak kaydıyla, ağır bedensel zarara uğrayanın yakınlarına da tazminat talep hakkının tanınması gerektiği, doktrinde hakim fikir olarak kabul görmüştür. Ancak bu noktada, talep edilecek manevi tazminatla giderilmek istenen zararın, hukuki niteliği itibarıyla ağır bedensel zarara uğrayandan veya ölenden yakınlara yansıyan bir zarar olup olmadığının “kişilik hakkı ihlali”, “mutlak hak”, “temel ko-ruma normu” ve “yansıma zarar” kavramları çerçevesinde yeterince tar-tışılmamış olduğunu belirtmek gerekir. Nitekim yakınların manevi zara-rının niteliği hakkındaki bu belirsizlik, hâlihazırda yürürlükte olan TBK m. 56/II hükmü bakımından yapılan değerlendirmeleri de etkilemekte ve doktrinde bu hükmün, yakınların yansıma yoluyla oluşan manevi za-rarlarının giderilmesini sağlayan bir özel koruma normu mu olduğu yoksa yalnızca ölüm ve ağır bedensel zarar halinde yakınların doğru-dan manevi zararlarının tazminine ilişkin özel bir hüküm niteliği mi ta-şıdığı hususunda farklı görüşler bulunmaktadır. .. (ÖNSÖZ'den)
- Açıklama
ST124
6098 Sayılı Türk Borçlar Kanununa Göre
Ağır Bedensel Zarar Görenin Yakınlarının Manevi Tazminat Talebi
Esma KIRAÇ ADIR
2018/03 Baskı, 198 Sayfa,
ISBN 978-605-05-0272-5Ağır bedensel zararlarda yakınların manevi tazminat talebi, TBK m. 56/II hükmünde “ağır bedensel zarar veya ölüm halinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar pa-ranın ödenmesine karar verilebilir” ifadesiyle düzenlenmiştir. Bu hü-küm 818 s. BK m. 47’deki muadilinden iki noktada ayrılmaktadır. İlk olarak kanun koyucu burada yakınların manevi tazminat talep edebil-meleri imkanını sadece ölüm haline hasretmekten vazgeçmiş, ağır be-densel zarar halinde de manevi tazminat talebini mümkün kılmıştır. İkinci olarak eBK m. 47 hükmünde kullanılan “aile” kavramı yerini “yakınlar”a bırakmıştır ki bunun anlamı, manevi tazminat talep edebi-leceklerin çevresinin genişletilmiş olduğudur.
Her ne kadar TBK m. 56/II hükmü son derece açık gözükse de, yakınların manevi tazminat talebine ilişkin cevaplanması gereken soru-ların sayısı ve bunların bir kısmının cevaplanabilmesi için girişilmesi zo-runlu olan tartışmaların derinliği, konunun en azından yüksek lisans se-viyesinde ele alınmasını haklı göstermeye yeter. Esasen 818 s. Borçlar Kanununun yürürlükte olduğu dönemde ölüm halinde ölenin ailesi le-hine hükmedilecek tazminat bir hayli tartışılmış, hatta Alman huku-kunda geçerli kuralın aksine, fakat İsviçre Federal Mahkemesinin bu husustaki tutumuna uygun olarak, sadece ölenin değil, eBK m. 49 (OR Art. 49) kapsamında olmak kaydıyla, ağır bedensel zarara uğrayanın yakınlarına da tazminat talep hakkının tanınması gerektiği, doktrinde hakim fikir olarak kabul görmüştür. Ancak bu noktada, talep edilecek manevi tazminatla giderilmek istenen zararın, hukuki niteliği itibarıyla ağır bedensel zarara uğrayandan veya ölenden yakınlara yansıyan bir zarar olup olmadığının “kişilik hakkı ihlali”, “mutlak hak”, “temel ko-ruma normu” ve “yansıma zarar” kavramları çerçevesinde yeterince tar-tışılmamış olduğunu belirtmek gerekir. Nitekim yakınların manevi zara-rının niteliği hakkındaki bu belirsizlik, hâlihazırda yürürlükte olan TBK m. 56/II hükmü bakımından yapılan değerlendirmeleri de etkilemekte ve doktrinde bu hükmün, yakınların yansıma yoluyla oluşan manevi za-rarlarının giderilmesini sağlayan bir özel koruma normu mu olduğu yoksa yalnızca ölüm ve ağır bedensel zarar halinde yakınların doğru-dan manevi zararlarının tazminine ilişkin özel bir hüküm niteliği mi ta-şıdığı hususunda farklı görüşler bulunmaktadır. .. (ÖNSÖZ'den)
Stok Kodu:9786050502725Boyut:16x24 cmSayfa Sayısı:198Basım Yeri:AnkaraBasım Tarihi:2018Kapak Türü:Karton KapakDili:Türkçe
- Taksit Seçenekleri
- Axess KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim270,00270,002135,00270,00390,00270,00Ziraat BankkartTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim270,00270,002135,00270,00390,00270,00Maximum KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim270,00270,002135,00270,00390,00270,00Diğer KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim270,00270,002--3--
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.