Yalnızca Burjuvazi İçin Parlayacaksa Güneşi de Söndürürüz

Troçki hem siyasal ve askeri bakımdan hem de entelektüel ve kişisel serüveni açısından kuşkusuz çağımızın en ilginç, renkli ve önemli portrelerinden biridir. Yaşamı epik bir roman kahramanını gölgede bırakacak ölçüde gerilimli ve ritmi yüksektir.

Rusya'da doğan Lev Troçki, geçen yüzyılda dünya sosyalist hareketinin liderlerinden ve teorisyenlerinden biri oldu. Dahası, devrimci bir eylemci olarak mücadelenin ön saflarındaydı. Rusya'da 1917'de gerçekleşen ve 20. yüzyılı sarsan Ekim Devrimi'nin de liderleri arasında yer aldı.
Devrimden sonra kurulan ilk Sovyet Hükümeti'nin Dışişleri Halk Komiserliği görevini üstlendi. Ardından, Çar ordularıyla dört yıl süren büyük içsavaş sırasında Kızıl Ordu'nun başkomutanlığını yaptı. Savaşta vuruldu, yaralandı ama kazandı. Ancak, devrimciler arasındaki iç mücadeleyi kaybetti. Sürgüne gitti ve dört yıl İstanbul'da yaşadı. Avrupa'dan Meksika'ya kadar uzanan yaşamının ikinci evresindeki yolculuğu son derece dramatik şekilde sonlandı.

Troçki, ideolojik planda da, siyasal mücadelede de, savaşta da cephenin hep en önünde yer aldı. Hataları ve sevaplarıyla bu devrimcinin görkemli hikâyesi elinizdeki kitaptadır.