Nemo Tenetur se İpsum Accusare İlkesi Bağlamında Adli Amaçlı İletişimin Denetlenmesi Tedbiri
Kitabın Açıklaması
Bu çalışmanın amacı adli amaçlı iletişimin denetlenmesi tedbirinin, “nemo tenetur se ipsum accusare” ilkesi kapsamında incelenmesi, katlanma yükümlülüğünün sınırlarından biri olan “nemo tenetur se ipsum accusare” ilkesinin uygulama alanının bu derece daraltılmasındaki meşru temelin belirlenmesi ve iletişimin denetlenmesine ilişkin mevcut düzenlemelerin nemo tenetur se ipsum accusare ilkesine aykırı olup olmadığının tespit edilmesi ve buna ilişkin çözüm önerileri sunulmasıdır.
“Nemo tenetur se ipsum accusare” ilkesi, bir bütün olarak, “kişinin kendisini ve yakınlarını suçlamama hakkı” anlamına gelir ancak ilkenin ‘nemo tenetur’ olarak kısaltılması da Türk hukukunda yerleşmiş bir kullanımdır. Bu nedenle çalışmada, “nemo tenetur se ipsum accusare” ilkesi ‘nemo tenetur’ olarak kısaltılmıştır.
Bu çalışmanın kapsamı adli amaçlı iletişimin denetlenmesiyle sınırlandırılmıştır. Dolayısıyla ‘önleme amaçlı iletişimin denetlenmesi’ incelenmemiştir. Ayrıca iletişimin denetlenmesi tedbiri, Türk hukukundaki düzenlenme şekliyle incelenmiş; konunun kapsamının gereğinden fazla genişlememesi için mukayeseli hukuktaki düzenlemelere değinilmemiştir. Nemo tenetur ilkesi de benzer şekilde Türk hukukundaki düzenlemeler ve kapsamı bakımından incelenmiştir ancak ilkenin evrensel bir ilke olması nedeniyle, özünün kavranabilmesi bakımından yabancı kaynaklara atıf yapılmıştır.
Türk hukuk düzeninin doğrudan parçası niteliğinde olan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin ilgili maddeleri ve Türk hukuk düzeni bakımından önemi nedeniyle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin iletişimin denetlenmesi tedbirine ilişkin verdiği kararlar ve nemo tenetur ilkesi kapsamında verdiği kararlara çalışmada yer verilmiştir.
- Açıklama
Kitabın Açıklaması
Bu çalışmanın amacı adli amaçlı iletişimin denetlenmesi tedbirinin, “nemo tenetur se ipsum accusare” ilkesi kapsamında incelenmesi, katlanma yükümlülüğünün sınırlarından biri olan “nemo tenetur se ipsum accusare” ilkesinin uygulama alanının bu derece daraltılmasındaki meşru temelin belirlenmesi ve iletişimin denetlenmesine ilişkin mevcut düzenlemelerin nemo tenetur se ipsum accusare ilkesine aykırı olup olmadığının tespit edilmesi ve buna ilişkin çözüm önerileri sunulmasıdır.
“Nemo tenetur se ipsum accusare” ilkesi, bir bütün olarak, “kişinin kendisini ve yakınlarını suçlamama hakkı” anlamına gelir ancak ilkenin ‘nemo tenetur’ olarak kısaltılması da Türk hukukunda yerleşmiş bir kullanımdır. Bu nedenle çalışmada, “nemo tenetur se ipsum accusare” ilkesi ‘nemo tenetur’ olarak kısaltılmıştır.
Bu çalışmanın kapsamı adli amaçlı iletişimin denetlenmesiyle sınırlandırılmıştır. Dolayısıyla ‘önleme amaçlı iletişimin denetlenmesi’ incelenmemiştir. Ayrıca iletişimin denetlenmesi tedbiri, Türk hukukundaki düzenlenme şekliyle incelenmiş; konunun kapsamının gereğinden fazla genişlememesi için mukayeseli hukuktaki düzenlemelere değinilmemiştir. Nemo tenetur ilkesi de benzer şekilde Türk hukukundaki düzenlemeler ve kapsamı bakımından incelenmiştir ancak ilkenin evrensel bir ilke olması nedeniyle, özünün kavranabilmesi bakımından yabancı kaynaklara atıf yapılmıştır.
Türk hukuk düzeninin doğrudan parçası niteliğinde olan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin ilgili maddeleri ve Türk hukuk düzeni bakımından önemi nedeniyle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin iletişimin denetlenmesi tedbirine ilişkin verdiği kararlar ve nemo tenetur ilkesi kapsamında verdiği kararlara çalışmada yer verilmiştir.Stok Kodu:9786253771119Boyut:16x24Sayfa Sayısı:167Basım Yeri:AnkaraBasım Tarihi:2025 Ocak
- Taksit Seçenekleri
- Axess KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim293,70293,702146,85293,70397,90293,70Ziraat BankkartTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim293,70293,702146,85293,70397,90293,70Maximum KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim293,70293,702146,85293,70397,90293,70Diğer KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim293,70293,702--3--
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.