İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi İçtihadı IşığındaHakim ve Savcıların İfade Özgürlüğü
Hakim ve savcıların ifade özgürlüğü, bireysel bir hak olmanın ötesinde, yargı bağımsızlığının ve tarafsızlığının korunmasıyla birlikte değerlendirilmesi gereken önemli bir konudur. Bu nedenle hukuk sistemleri, hakim ve savcıların ifade özgürlüğüne diğer vatandaşlara kıyasla daha kısıtlayıcı bir yaklaşım sergiler. Deyim yerindeyse, hakim ve savcılar için "söz gümüşse sükut altındır". Ancak son yıllarda artan popülist eğilimler ve hukukun üstünlüğü krizleri, yargı mensuplarının bu kısıtlamalara rağmen seslerini yükseltme gereğini doğurmuştur. Başka bir deyişle, popülist iktidarların yargıyı araçsallaştırma ve yargı bağımsızlığını zayıflatmaya çalışan girişimleri karşısında hakim ve savcıların seslerinin "altın" değerinde bir anlam taşımasına yol açmıştır. Bu gelişmeler, İnsan Hakları Avrupa Mahkemesinin hakim ve savcıların ifade özgürlüğüne ilişkin içtihadında da önemli değişimlere neden olmuş ve ifade özgürlüğü ile yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığının korunması arasındaki dengeye dair yeni tartışmaları gündeme getirmiştir. Bu durum, konuya dair hukuk öğretisinin ilgisini artırmış gibi gözükse de bu alandaki önemli boşluklar hala devam etmektedir. Elinizdeki eser, hakim ve savcıların ifade özgürlüğüne dair sınırların yeniden değerlendirilmesi ve bu konudaki tartışmaları zenginleştirmeye yönelik bir katkı sunmayı hedeflemiştir. Teorik temeller ve İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi içtihadındaki somut örnekler ışığında, hakim ve savcıların ifade özgürlüğünün kapsamı ve sınırlarına ilişkin sistematik bir çerçeve sunulmaya çalışılmıştır.(ARKA KAPAKTAN)
-*****************-
- Açıklama
Hakim ve savcıların ifade özgürlüğü, bireysel bir hak olmanın ötesinde, yargı bağımsızlığının ve tarafsızlığının korunmasıyla birlikte değerlendirilmesi gereken önemli bir konudur. Bu nedenle hukuk sistemleri, hakim ve savcıların ifade özgürlüğüne diğer vatandaşlara kıyasla daha kısıtlayıcı bir yaklaşım sergiler. Deyim yerindeyse, hakim ve savcılar için "söz gümüşse sükut altındır". Ancak son yıllarda artan popülist eğilimler ve hukukun üstünlüğü krizleri, yargı mensuplarının bu kısıtlamalara rağmen seslerini yükseltme gereğini doğurmuştur. Başka bir deyişle, popülist iktidarların yargıyı araçsallaştırma ve yargı bağımsızlığını zayıflatmaya çalışan girişimleri karşısında hakim ve savcıların seslerinin "altın" değerinde bir anlam taşımasına yol açmıştır. Bu gelişmeler, İnsan Hakları Avrupa Mahkemesinin hakim ve savcıların ifade özgürlüğüne ilişkin içtihadında da önemli değişimlere neden olmuş ve ifade özgürlüğü ile yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığının korunması arasındaki dengeye dair yeni tartışmaları gündeme getirmiştir. Bu durum, konuya dair hukuk öğretisinin ilgisini artırmış gibi gözükse de bu alandaki önemli boşluklar hala devam etmektedir. Elinizdeki eser, hakim ve savcıların ifade özgürlüğüne dair sınırların yeniden değerlendirilmesi ve bu konudaki tartışmaları zenginleştirmeye yönelik bir katkı sunmayı hedeflemiştir. Teorik temeller ve İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi içtihadındaki somut örnekler ışığında, hakim ve savcıların ifade özgürlüğünün kapsamı ve sınırlarına ilişkin sistematik bir çerçeve sunulmaya çalışılmıştır.(ARKA KAPAKTAN)
-*****************-
Stok Kodu:9786255994493Boyut:16x24Sayfa Sayısı:284Basım Yeri:İstanbulBasım Tarihi:2024 Aralık
- Taksit Seçenekleri
- Axess KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim292,50292,502146,25292,50397,50292,50Ziraat BankkartTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim292,50292,502146,25292,50397,50292,50Maximum KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim292,50292,502146,25292,50397,50292,50Diğer KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim292,50292,502--3--
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.