Gaspçı
Şehir ancak bir kadın olabilirdi ve bu iyi bir şey çünkü senin işin kadınlarla.
Dökülmüş güz yapraklarından koyu kestane bir tacın çerçevelediği başını onun, Riverhead ve parktan tanıyorsun. Dix
Nehri’nin mavi ipekten bir yıldırımla resmettiği o sere serpe göğüs kıvrımını biliyorsun. Ayva göbeği sana Bethtown’daki
limandan göz kırpıyor, fakat sen belinin aşk tutamaçlarıyla, Calm’s Point ve Majesta’yla samimiyeti ilerletmişsin. O bir kadın,
o senin kadının, yanmış ağaç dumanıyla karbondioksitin harmanlandığı bir parfüm sürünür hazan mevsiminde, misk gibi bir
küf kokusu yayılır caddelerine, makinelerine ve insanlarına.
Onun o körpeliğini uykusundan biliyorsun, akça pakça ve tertipli. Çıplak sokaklarına bakıyor, gökdelenlerle çepeçevre
kuşatılmış Isola’da rüzgârın huysuzca mırıldanmasını dinliyorsun, uyanırken, uyanıkken, hayat doluyken izliyorsun onu.
İş için giyinişini izliyorsun ve sonra eğlence zamanı giydiklerini, gecenin içinde süzülüyor, vahşi bir panter gibi parlak ve
pürüzsüz, limanın ışığını yansıtan damla damla mücevherlerle ışıldıyor paltosu. Şehvetli ve hırçın hallerini biliyorsun,
severken ve nefret ederken izledin onu, küstahken ve uysalken, zalim ve insafsızken, sevecen ve acı çekerken. Fırtınalı ruh
halleri, yapıp ettiği her şey sana hep tanıdık geliyor.
Haşmetli ve boylu boyunca uzanmış, kir içinde bazen, acıyla haykırdığı da oluyor, zevkten inlediği de.
O ancak bir kadın olabilirdi ve bu iyi bir şey çünkü senin işin kadınlarla.
Gaspçısın sen.
- Açıklama
Şehir ancak bir kadın olabilirdi ve bu iyi bir şey çünkü senin işin kadınlarla.
Dökülmüş güz yapraklarından koyu kestane bir tacın çerçevelediği başını onun, Riverhead ve parktan tanıyorsun. Dix
Nehri’nin mavi ipekten bir yıldırımla resmettiği o sere serpe göğüs kıvrımını biliyorsun. Ayva göbeği sana Bethtown’daki
limandan göz kırpıyor, fakat sen belinin aşk tutamaçlarıyla, Calm’s Point ve Majesta’yla samimiyeti ilerletmişsin. O bir kadın,
o senin kadının, yanmış ağaç dumanıyla karbondioksitin harmanlandığı bir parfüm sürünür hazan mevsiminde, misk gibi bir
küf kokusu yayılır caddelerine, makinelerine ve insanlarına.
Onun o körpeliğini uykusundan biliyorsun, akça pakça ve tertipli. Çıplak sokaklarına bakıyor, gökdelenlerle çepeçevre
kuşatılmış Isola’da rüzgârın huysuzca mırıldanmasını dinliyorsun, uyanırken, uyanıkken, hayat doluyken izliyorsun onu.
İş için giyinişini izliyorsun ve sonra eğlence zamanı giydiklerini, gecenin içinde süzülüyor, vahşi bir panter gibi parlak ve
pürüzsüz, limanın ışığını yansıtan damla damla mücevherlerle ışıldıyor paltosu. Şehvetli ve hırçın hallerini biliyorsun,
severken ve nefret ederken izledin onu, küstahken ve uysalken, zalim ve insafsızken, sevecen ve acı çekerken. Fırtınalı ruh
halleri, yapıp ettiği her şey sana hep tanıdık geliyor.
Haşmetli ve boylu boyunca uzanmış, kir içinde bazen, acıyla haykırdığı da oluyor, zevkten inlediği de.
O ancak bir kadın olabilirdi ve bu iyi bir şey çünkü senin işin kadınlarla.
Gaspçısın sen.Stok Kodu:9786057789136Boyut:14x21Sayfa Sayısı:232Basım Yeri:AnkaraÇeviren:Vefa Saygın Öğütle
- Taksit Seçenekleri
- Axess KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim146,40146,40273,20146,40348,80146,40Ziraat BankkartTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim146,40146,40273,20146,40348,80146,40Maximum KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim146,40146,40273,20146,40348,80146,40Diğer KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim146,40146,402--3--
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.