Sepetim (0) Toplam: 0,00TL
%10
Alman Devlet Sistemi Ve Devlet Erklerinin İç İçeliği İhsan Yılmaz Bayr

Alman Devlet Sistemi Ve Devlet Erklerinin İç İçeliği

Liste Fiyatı : 280,00TL
İndirimli Fiyat : 252,00TL
Kazancınız : 28,00TL
Taksitli fiyat : 3 x 84,00TL
Havale/EFT ile : 246,96TL
%10
Temin Süresi 3 İş Günüdür.
9786059293655
40962
Alman Devlet Sistemi Ve Devlet Erklerinin İç İçeliği
Alman Devlet Sistemi Ve Devlet Erklerinin İç İçeliği
252.00
Alman Siyasal Sistemi ve
Devlet Erklerinin İç İçeliği
 
Devlet • Toplum • Hukuk • Kurumlar
 
Das politische System Deutschlands
und seine engverzahnte Staatsgewalt
 
Staat • Gesellschaft • Recht • Institutionen
 
İhsan Yılmaz BAYRAKTARLI
 
1. TAKDİM • VORWORT
 
Bu çalışma, kitabın daha önceki baskılarının gözden geçirilmiş
ve kapsamlı olarak geliştirilmiş halidir. Kitaba yeni bölümler eklenmiş,
mevcut bölümlere ilişkin açıklamalar genişletilmiş ve Alman
siyasal sisteminde yapılan son değişikliklere yer verilmiştir. Kitabın
isminde de değişiklik yapılmıştır.
 
Çalışma, Alman siyasal sistemini konu ettiğinden, okuyucuya
kolaylık sağlama amacına yönelik olarak ve bir yeniliğe de öncülük
etmek adına, İçindekiler ve metin içi başlıkları Almanca karşılıkları ile
beraber verilmiştir. Okuyucuya kullanım kolaylığı ve ilgili konunun
daha iyi anlaşılmasını sağlamak amacıyla kitap, Türkçe ve Almanca
olmak üzere, iki dilde hazırlanmış renkli 29 çizelge ile desteklenmiştir.
Gerek konu başlıkları gerekse çizelgelerde kullanılan Türkçe
kavramlar, Almanca'dan birebir çevrilmemiş; Alman literatüründeki
kavramların Türkçe'deki en uygun karşılıkları tercih edilmiştir.
 
Devletler, demokratik anayasalarıyla iyi ve adaletli bir yönetim
düzenini hedefler. Alman Devleti de anayasasının 20. maddesinin
2. ve 3. paragraflarında “İktidar gücünü Alman halkı adına birbirinden
bağımsız olan yasama, yürütme ve yargı organları aracılığı
ile yürütür” kuralını benimsemiştir. Devletin bu organları doğal olarak
beraber çalışmak durumundadırlar. İşte bu çalışma, yargı ve siyaset
kurumlarının iç içe girmiş kaçınılmaz yakın ilişkilerini incelemektedir.
Devlet erkleri arasında var olan çatışma noktalarının, yetki dağılımında
çoğu zaman yetki sınırlarının yakın veya iç içe geçmiş olmasından
kaynaklandığı görülür. Devlet organlarının yetkilerinin anayasa ile
belirlenmesi ve sınırlandırılması iktidar gücünün keyfi kullanılmaması
için konulmuş önemli bir engeldir. Ancak bu düzenleme, devlet erklerinin
zorunlu olarak ortak çalışması zorunluğundan doğan birçok sorunu
da beraberinde getirmektedir. Örneğin, yargının siyasal kurumlardan
tamamen bağımsız, kendi iç işleyişinde de özerk olması hep
tartışılır. Fakat halkın devlete olan güveninin tecelli edeceği yegâne
kurum olan yargının demokratikleştirilmesi çok konuşulmasına rağxv
men, bu konuda ciddi değişiklikler getirecek adımların atılmadığı görülmektedir.
 
Yasama, yürütme ve yargı erkleri arasında var olan gerilim, erkler
ayrılığı fikrinden daha eskiye dayanmaktadır. Kanunları yorumlama
konusu Roma Hukuku'nun da tartışma konusuydu. Hatta tartışmalar o
derece ileri seviyede yapıldı ki İmparator Justinianus M.S. 553 yıllarında
kanunları yorumlamayı yasak etmişti (Hirsch 2002, V). Bugün
de aynı tartışmalar söz konusudur. Yapılan tartışmalara bir yanıt olarak
Alman Anayasa Mahkemesinin ilk hâkimlerinden Willi Geiger, tarafları
şu şekilde ikaz etmektedir: “Bir mahkemenin, hatta anayasa mahkemesinin
görevi anlaşmazlıklar konusunda bir karar vermektir. Mahkemenin
görevi bilimsel çalışmalar yapmak değildir.” (Geiger 1980,5).
 
Bu çalışma, erkler ayrılığının başlangıçtan günümüze kadar genel
bir özetini yaparken aynı zamanda Alman anayasal tarihini de Paul
Kilisesi Anayasasından itibaren incelemektedir. Çalışma aynı zamanda
anayasa fikrinin gelişimini ve çeşitli anayasa modellerini konu etmektedir.
Siyasal sistemin gelişiminin devam ettirilmesinde temel
unsur olarak anayasa kabul edilmektedir. Bunu esas alan bu çalışma
anayasaların siyaset kurumu ile ilişkilerine ve bunların işleyişlerine de
kısaca yer vermiştir. Anayasa, aynı zamanda da bu siyasal sistemin
işletim programı olma hüviyetindedir. Siyasal kararların alınmasında
hangi kurumun veya yetkilinin hangi kararı vereceğini belirler. Anayasalarda
toplumun tümünün değer yargıları ön plana çıkar.
 
Bu çalışmanın temel alanını, devlet erklerinin (yasama, yürütme,
yargı) yetki ve sorumluluk alanlarının Federal Almanya Cumhuriyeti
Anayasasının ilgili maddelerinde yerini bulmuş olmasına rağmen,
çeşitli ortam ve bilimsel çalışmalarda konu edilen erkler arası çekişme,
hatta ileri seviyede yapılan tartışmalar ve bu kurumların anayasa
ve yasalar içindeki konumu oluşturmaktadır.
 
Çalışmanın ilgili kısmında Federal Almanya Anayasasının maddeleri
yorumlanmış ve bu anayasa maddeleri sayfa sonuna, örneğin
FeAnMad 19 şeklinde ve Bundeszentrale für politische Bildung'un
(bpb) tercümelerinden faydalanılmıştır. Kısaltmalar çoğu zaman Almanca
esasına dayandırılarak Türkçeleştirilmiş, ancak birçok kısaltma
Almanca aslında olduğu gibi bırakılmıştır. Zira okuyucu atıf yerini
ancak bu şekilde kolaylıkla bulabilecektir. Örneğin, bir Federal Anayasa
Mahkemesi kararına atıfta bulunulmuşsa, kısaltma da Almanca
aslında olduğu gibi bırakılmıştır. Aksi takdirde o kaynağa doğrudan
ulaşmak mümkün olmayacaktır.
 
Max-Planck Enstitüsü‘den Sayın Dr. Silvia Tellenbach'a ve
yönlendirmelerinden dolayı Albert Ludwigs Üniversitesi Hukuk Fakültesi
profesörlerinden Sayın Prof. Dr. Thomas Würtenberger'e, tavsiye
mektubu ile Max-Planck Enstitüsüne kabulümü sağlayan İstanbul
Üniversitesi, Hukuk Fakültesi Dekanı Sayın Prof. Dr. Adem Sözüer ve
bu çalışmanın fikir babası Sayın Prof. Dr. İzzet Özgenç'e içtenlikle
teşekkür ederim. Yazım hatalarını düzeltmek için ilk okumayı yapan
ve önerilerinden yararlandığım değerli arkadaşım Ankara Üniversitesi
Hukuk Fakültesi öğretim üyesi Sayın Prof. Dr. Veysel Başpınar'a teşekkürü
bir borç bilirim.
 
Kapsamlı değişiklik yapılan elinizdeki kitabın üçüncü baskısının
ortaya çıkmasında yardımlarını esirgemeyen Gazi Ünivesitesi Ceza ve
Ceza Muhakemesi Hukuku kürsüsü asistanlarından Sayın Gökhan
Ölmez, Ali Şahin Kılıç, Efe Can Karabulat, Musa Kaya, Osman Gazi
Ünal ve Burcu Baytemir Kontacı'ya, ayrıca Anayasa Hukuku kürsüsü
asistanı Murat Erdoğan'a ve kitapta yer alan çizelgelerin yeniden çiziminde
yaptığı değerli katkılardan dolayı yeğenim Mimar Ömer Faruk
Bayraktarlı'ya teşekkürü bir borç bilirim.
 
Bu tür çalışmaların ortaya çıkmasında en önemli faktör huzurlu
bir çalışma ortamıdır. Bunu bana sağlayan aileme ve sevdiklerime
müteşekkirim.
 
Bu kitabın, yayımını gerçekleştiren Savaş Yayınevi sahibi Sayın
Barış Gezerkaya ve dizgisini titizlikle yapan, Ümmühan Eroğlu'na en
içten teşekkürlerimi sunarım.
 
Bu çalışmaya yönelik yapıcı eleştiri, görüş ve önerilerinizi
ihsanyb@gmail.com adresine göndermeniz beni çok memnun edecektir.
 
İhsan Yılmaz Bayraktarlı
Freiburg / Ankara, Şubat 2016
 
 
  • Açıklama
    • Alman Siyasal Sistemi ve
      Devlet Erklerinin İç İçeliği
       
      Devlet • Toplum • Hukuk • Kurumlar
       
      Das politische System Deutschlands
      und seine engverzahnte Staatsgewalt
       
      Staat • Gesellschaft • Recht • Institutionen
       
      İhsan Yılmaz BAYRAKTARLI
       
      1. TAKDİM • VORWORT
       
      Bu çalışma, kitabın daha önceki baskılarının gözden geçirilmiş
      ve kapsamlı olarak geliştirilmiş halidir. Kitaba yeni bölümler eklenmiş,
      mevcut bölümlere ilişkin açıklamalar genişletilmiş ve Alman
      siyasal sisteminde yapılan son değişikliklere yer verilmiştir. Kitabın
      isminde de değişiklik yapılmıştır.
       
      Çalışma, Alman siyasal sistemini konu ettiğinden, okuyucuya
      kolaylık sağlama amacına yönelik olarak ve bir yeniliğe de öncülük
      etmek adına, İçindekiler ve metin içi başlıkları Almanca karşılıkları ile
      beraber verilmiştir. Okuyucuya kullanım kolaylığı ve ilgili konunun
      daha iyi anlaşılmasını sağlamak amacıyla kitap, Türkçe ve Almanca
      olmak üzere, iki dilde hazırlanmış renkli 29 çizelge ile desteklenmiştir.
      Gerek konu başlıkları gerekse çizelgelerde kullanılan Türkçe
      kavramlar, Almanca'dan birebir çevrilmemiş; Alman literatüründeki
      kavramların Türkçe'deki en uygun karşılıkları tercih edilmiştir.
       
      Devletler, demokratik anayasalarıyla iyi ve adaletli bir yönetim
      düzenini hedefler. Alman Devleti de anayasasının 20. maddesinin
      2. ve 3. paragraflarında “İktidar gücünü Alman halkı adına birbirinden
      bağımsız olan yasama, yürütme ve yargı organları aracılığı
      ile yürütür” kuralını benimsemiştir. Devletin bu organları doğal olarak
      beraber çalışmak durumundadırlar. İşte bu çalışma, yargı ve siyaset
      kurumlarının iç içe girmiş kaçınılmaz yakın ilişkilerini incelemektedir.
      Devlet erkleri arasında var olan çatışma noktalarının, yetki dağılımında
      çoğu zaman yetki sınırlarının yakın veya iç içe geçmiş olmasından
      kaynaklandığı görülür. Devlet organlarının yetkilerinin anayasa ile
      belirlenmesi ve sınırlandırılması iktidar gücünün keyfi kullanılmaması
      için konulmuş önemli bir engeldir. Ancak bu düzenleme, devlet erklerinin
      zorunlu olarak ortak çalışması zorunluğundan doğan birçok sorunu
      da beraberinde getirmektedir. Örneğin, yargının siyasal kurumlardan
      tamamen bağımsız, kendi iç işleyişinde de özerk olması hep
      tartışılır. Fakat halkın devlete olan güveninin tecelli edeceği yegâne
      kurum olan yargının demokratikleştirilmesi çok konuşulmasına rağxv
      men, bu konuda ciddi değişiklikler getirecek adımların atılmadığı görülmektedir.
       
      Yasama, yürütme ve yargı erkleri arasında var olan gerilim, erkler
      ayrılığı fikrinden daha eskiye dayanmaktadır. Kanunları yorumlama
      konusu Roma Hukuku'nun da tartışma konusuydu. Hatta tartışmalar o
      derece ileri seviyede yapıldı ki İmparator Justinianus M.S. 553 yıllarında
      kanunları yorumlamayı yasak etmişti (Hirsch 2002, V). Bugün
      de aynı tartışmalar söz konusudur. Yapılan tartışmalara bir yanıt olarak
      Alman Anayasa Mahkemesinin ilk hâkimlerinden Willi Geiger, tarafları
      şu şekilde ikaz etmektedir: “Bir mahkemenin, hatta anayasa mahkemesinin
      görevi anlaşmazlıklar konusunda bir karar vermektir. Mahkemenin
      görevi bilimsel çalışmalar yapmak değildir.” (Geiger 1980,5).
       
      Bu çalışma, erkler ayrılığının başlangıçtan günümüze kadar genel
      bir özetini yaparken aynı zamanda Alman anayasal tarihini de Paul
      Kilisesi Anayasasından itibaren incelemektedir. Çalışma aynı zamanda
      anayasa fikrinin gelişimini ve çeşitli anayasa modellerini konu etmektedir.
      Siyasal sistemin gelişiminin devam ettirilmesinde temel
      unsur olarak anayasa kabul edilmektedir. Bunu esas alan bu çalışma
      anayasaların siyaset kurumu ile ilişkilerine ve bunların işleyişlerine de
      kısaca yer vermiştir. Anayasa, aynı zamanda da bu siyasal sistemin
      işletim programı olma hüviyetindedir. Siyasal kararların alınmasında
      hangi kurumun veya yetkilinin hangi kararı vereceğini belirler. Anayasalarda
      toplumun tümünün değer yargıları ön plana çıkar.
       
      Bu çalışmanın temel alanını, devlet erklerinin (yasama, yürütme,
      yargı) yetki ve sorumluluk alanlarının Federal Almanya Cumhuriyeti
      Anayasasının ilgili maddelerinde yerini bulmuş olmasına rağmen,
      çeşitli ortam ve bilimsel çalışmalarda konu edilen erkler arası çekişme,
      hatta ileri seviyede yapılan tartışmalar ve bu kurumların anayasa
      ve yasalar içindeki konumu oluşturmaktadır.
       
      Çalışmanın ilgili kısmında Federal Almanya Anayasasının maddeleri
      yorumlanmış ve bu anayasa maddeleri sayfa sonuna, örneğin
      FeAnMad 19 şeklinde ve Bundeszentrale für politische Bildung'un
      (bpb) tercümelerinden faydalanılmıştır. Kısaltmalar çoğu zaman Almanca
      esasına dayandırılarak Türkçeleştirilmiş, ancak birçok kısaltma
      Almanca aslında olduğu gibi bırakılmıştır. Zira okuyucu atıf yerini
      ancak bu şekilde kolaylıkla bulabilecektir. Örneğin, bir Federal Anayasa
      Mahkemesi kararına atıfta bulunulmuşsa, kısaltma da Almanca
      aslında olduğu gibi bırakılmıştır. Aksi takdirde o kaynağa doğrudan
      ulaşmak mümkün olmayacaktır.
       
      Max-Planck Enstitüsü‘den Sayın Dr. Silvia Tellenbach'a ve
      yönlendirmelerinden dolayı Albert Ludwigs Üniversitesi Hukuk Fakültesi
      profesörlerinden Sayın Prof. Dr. Thomas Würtenberger'e, tavsiye
      mektubu ile Max-Planck Enstitüsüne kabulümü sağlayan İstanbul
      Üniversitesi, Hukuk Fakültesi Dekanı Sayın Prof. Dr. Adem Sözüer ve
      bu çalışmanın fikir babası Sayın Prof. Dr. İzzet Özgenç'e içtenlikle
      teşekkür ederim. Yazım hatalarını düzeltmek için ilk okumayı yapan
      ve önerilerinden yararlandığım değerli arkadaşım Ankara Üniversitesi
      Hukuk Fakültesi öğretim üyesi Sayın Prof. Dr. Veysel Başpınar'a teşekkürü
      bir borç bilirim.
       
      Kapsamlı değişiklik yapılan elinizdeki kitabın üçüncü baskısının
      ortaya çıkmasında yardımlarını esirgemeyen Gazi Ünivesitesi Ceza ve
      Ceza Muhakemesi Hukuku kürsüsü asistanlarından Sayın Gökhan
      Ölmez, Ali Şahin Kılıç, Efe Can Karabulat, Musa Kaya, Osman Gazi
      Ünal ve Burcu Baytemir Kontacı'ya, ayrıca Anayasa Hukuku kürsüsü
      asistanı Murat Erdoğan'a ve kitapta yer alan çizelgelerin yeniden çiziminde
      yaptığı değerli katkılardan dolayı yeğenim Mimar Ömer Faruk
      Bayraktarlı'ya teşekkürü bir borç bilirim.
       
      Bu tür çalışmaların ortaya çıkmasında en önemli faktör huzurlu
      bir çalışma ortamıdır. Bunu bana sağlayan aileme ve sevdiklerime
      müteşekkirim.
       
      Bu kitabın, yayımını gerçekleştiren Savaş Yayınevi sahibi Sayın
      Barış Gezerkaya ve dizgisini titizlikle yapan, Ümmühan Eroğlu'na en
      içten teşekkürlerimi sunarım.
       
      Bu çalışmaya yönelik yapıcı eleştiri, görüş ve önerilerinizi
      ihsanyb@gmail.com adresine göndermeniz beni çok memnun edecektir.
       
      İhsan Yılmaz Bayraktarlı
      Freiburg / Ankara, Şubat 2016
       
       
      Stok Kodu
      :
      9786059293655
      Boyut
      :
      16x24
      Sayfa Sayısı
      :
      359
      Basım Yeri
      :
      Ankara
      Kapak Türü
      :
      Karton Kapak
  • Taksit Seçenekleri
    • Axess Kartlar
      Taksit Sayısı
      Taksit tutarı
      Genel Toplam
      Tek Çekim
      252,00   
      252,00   
      2
      126,00   
      252,00   
      3
      84,00   
      252,00   
      Ziraat Bankkart
      Taksit Sayısı
      Taksit tutarı
      Genel Toplam
      Tek Çekim
      252,00   
      252,00   
      2
      126,00   
      252,00   
      3
      84,00   
      252,00   
      Maximum Kartlar
      Taksit Sayısı
      Taksit tutarı
      Genel Toplam
      Tek Çekim
      252,00   
      252,00   
      2
      126,00   
      252,00   
      3
      84,00   
      252,00   
      Diğer Kartlar
      Taksit Sayısı
      Taksit tutarı
      Genel Toplam
      Tek Çekim
      252,00   
      252,00   
      2
      -   
      -   
      3
      -   
      -   
  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat